12 Mayıs 2013 Pazar

'Erkek' Evlat Yetiştirmek

Yazının başlığı merak uyandırıyor değil mi? Çünkü ataerkil bir toplumda yaşıyoruz ve erkek yetiştirmek kız yetiştirmeye göre daha kolay görünüyor. Pratikte belki öyle, fakat aslında çok sorumluluk isteyen birşey. Cünkü, erkek evlat anneleri aslında toplumun elbette kaderini değil ama kültür seviyesine çok şey katıyor.

Evet ataerkil bir toplumda yaşıyoruz. fakat bu toplumu kim ataerkil yapıyor. Neden ataerkil, hiç düşündünüz mü? Ataerkil çünkü biz öyle olmasını istiyoruz ve biz  erkek anneleri olarak evlatlarımızı öyle yetiştiriyoruz. Bu o kadar ciddi bir konu ki, bugün medyada çok sık rastladığımız kadına şiddete kadar giden, fakat bununla da sınırlı kalmayan bir konu.Yaşadığımız bu erkek egemen toplumda, erkekler bilinçli olacak, adaletli olacak ki, kadın da hakettiği yeri alacak. Ve bu bu kadar da zor olmamalı. Çünkü kadınlar nasıl erkek annesi oluyorsa, erkeklerde kız babası oluyor öyle değil mi?

Kadınlar olarak toplumda önemli sıkıntılarımız olduğunu hepimiz biliyoruz. Evet, belki kadın olarak erkek evlatlarımızın beyinlerinin işleyişlerini değiştiremeyiz. Ama onları sorumlu, kadına saygı duyan, kendini kadından üstün değil, eşit gören, bu zihniyeti savunan ve davranışlarıyla baskalarına, hatta en basta kendi cocuklarına örmek olan bireyler yetistirebiliriz. İste bunu başarırsak gercekten anneliğin ne kadar kutsal bir gorev olduğunu bir kez daha kanitleyabiliriz.

Bu yazı uzun zamandan beri beni rahatsız eden bir mevzudan çıktı. Aslında daha hamilelik döneminden anlatmaya başlasam daha doğru olacak.

Doktorumuzun bebegin cinsiyetini tahmin etmesi benim icin bildigim bir seyin tasdikiydi. Çünkü icimde inanılmaz kuvvetli bir his vardı erkek olacağına dair. O kadar ki, doktor kız dese 'emin mısın? Doğru bak' diyebilirdim. Genelde kız cocuklarını sevsem de çok mutlu oldum.İlk soku bunu aile bireyleriyle paylaştığımda aldım. Esimin Baba tarafı dogu kökenli olduğu icin, erkek doğuracak olmam beni sanki herkesin gözünde biraz daha yüceltti. 'iste şunların gelinleri erkek doguramamis da....' Meger erkek doğurmak ne önemliymiş.

Arda dogunca da sevgi sözcükleri hep Arda'nin erkekliği üzerindeydi. Bir yerde kendimi tutamayip 'ben Arda'nin erkek olmasını bir meziyet olarak görmesini istemiyorum. Baska meziyetleri olsun dedim' hatta ileri gidip kız olsaydı .... Mı diyecektinuz' dedim. Söylediğim soz kulağı çok rahatsız ediyordu. Peki ama aynısı erkek icin olunca neden rahatsız etmiyor. Sanırım ataerkil toplumun temellerini ve hatta kadının ikinci olanda görülmesinin temellerini biz böyle atıyoruz.

Bu konuyu birkaç yakın arkadaşımla konuştum. esime de düşüncelerimi anlattım. Düşüncelerimi onaylamakla kalmadı, kendi tavrına da ceki düzen verdi. Ondan da aile icinde de bu sekilde vurguların önüne geçmeye çalısmasını rica ettim.

Derken gecen gün bunu 4 yasında bir oğlu olan bir arkadaşımla kahvaltı icin bana geldi. Kendisinin oğluyla yaşadığı bir tecrübe duygularıma tam tercüman oldu. Kendisini banyodan çıktıktan sonra  gören oğlu, gözyaşlarına zor hakim olmuştu. Dokunsa ağlayacak durumdaydı. Ona ne olduğunu sorduğunda ise, 'anne ben  sana '....' alırım tamam mı, benim param var' demişti. Nerden alacaksın oğlum diye sorduğunda da 'Paladium'dan demişti:))))

Arkadaşım bunu okulun pedagogu ile konuştuğunda ise, benim eşimle konuştuğum olayı tam olarak, yüzde yüz tasdikleyen bir cevap almıştı. Pedagog demişti ki, 'oğlunuzu severken, onun erkek olmasını vurgulayan sözler mi söylüyorsunuz? İşte kadınları yatağa atmaktan başka birşey düşünmeyen, kadınları ikinci sınıf gören erkek modelinin temellerini biz böyle atıyoruz'. Ne kadar anlamlı değil mi? Eşlerimizin sahip olmadığı özellikleri evlatlarımıza öğretiyoruz, ya da öğretilmesine müsade ediyoruz. Gerekli tepkileri vermeyerek, ataerkil toplumun kuvvetlenmesine katkıda bulunuyoruz. Temellerini kuvvetlendiriyoruz.

İşte bu çocuklar büyüyünce, eşlerine saygı duymayan, onlara ihanet eden bireyler haline geliyorlar. O kadar gözleri kör oluyor ki, kendilerinin eşlerine, sevgililerine yaşattıklarını bir gün başka birinin kendi kız kardeşlerine, ablalarına, hatta ve hatta kız evlatlarına yaşatabileceğini düşünemez, görmek istemez... Erkek çapkınlık yapınca, 'elinin kiri olacağından', artık bu çocuklar, ablalarını, kızkardeşlerini, ve hatta kız çocuklarını bu konuda savunamazlar. Çünkü savunmaya yüzleri yoktur. O erdeme sahip değillerdir. Kendilerinin örnek olacak bir yanları olmadığı için, sessiz kalmak zorundadırlar. Maddi destek olsalar bile, manevi destek olamazlar.

Ben böyle bir evlat yetiştirmek istemiyorum. Umarım da öyle olmaz. Dilerim ki evladım adaletli olsun. Bana da, sevgilisi veya eşine de, ilerde olursa kız evladına da.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder